Pilates son yıllarda, özellikle karantina döneminden beri, kadınlar arasında fitness ile birlikte  en çok tercih edilen alanlardan biri. Her geçen yıl kadınlara özel dersler veren, onlar için izole bir alan oluşturabilen pilates salonlarının sayısı artıyor. Salonlarda sadece tek bir yaş grubuna değil her yaştan kadınlara; çocuklu annelere, çalışan kadınlara da kolaylık sağlanabiliyor. 

 Pilatese olan ilginin sebeplerini ve kadınların hayatında nasıl bir etki yarattığını pilates eğitmeni Irmak Yalçın ile konuştuk. 

Merhaba Irmak Hanım, bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

Adım Irmak Yalçın, 24 yaşındayım. Spor Bilimleri Fakültesi mezunuyum. Yüksek lisansımı Hareket ve Antrenman Bilimi üzerine yapmaktayım. 7-8 yaşımdan bu zamana kadar sporla ilgileniyorum. Takım branşıyla (voleybol, badminton) başladığım spor hayatı 2016’da güreşe başlamam ile bireysel spora döndü. Antrenörlük hayatım da 2016 yılında fitness ile başladı. Sonrasında pilates ve spinning grup derslerine yardımcı antrenör olarak sevdiğim bir eğitmen ablam sayesinde başladım. Spor bilimlerine adımımı atar atmaz eğitimlerimi almaya başladım ve kendimi geliştirmeye devam ediyorum.

Pilatesle ne zaman tanıştınız? Hayatınızda nasıl bir etkisi oldu?

Pilates ile 2016 yılında pilates eğitmeni ve salon sahibi Emine hocam sayesinde tanıştım. Mat pilatesini öğretmeye ve bendeki isteği gördüğü için bazı derslerini bana verdirmeye başlamıştı. O dönem aynı zamanda güreşe başlamıştım. Düzenli pilates yapmaya başladığım zaman esnekliğimin hızla arttığını gördüm. Pilatese daha çok önem verdim; çünkü omurga sağlığım güreş için de çok önemliydi.

“Pilates Kadınların Özgüvenini Artırıyor ve Vücut Ağrılarını Azaltıyor” 

Spor yapan insanların yapmayanlara kıyasla daha özgüvenli ve disiplinli olduğu yıllardır bilinen bir gerçek. Fakat farklı spor dallarının insan vücudunda ve zihninde farklı etkileri olabiliyor. Pilates her ne kadar “sıkılaşma, fit olma” ile eşleştirilse de, pilates yapan kadınların beden algısı ve ruh hallerinde iyileşme gerçekleşiyor. Uzman eşliğinde düzenli bir pilates programı uygulamak; özellikle omurga problemleri, duruş bozuklukları ve stres için uzun vadede büyük değişimler sağlayabiliyor.

 Yalçın ise pilatesin kadınlar üzerindeki etkisini şu şekilde yorumluyor: 

Pilatesin kadınlar üzerindeki etkisini nasıl yorumlarsınız? 

Daha çok kadınlar tarafından tercih edilen bu branş, iskelet kas sistemini olumlu yönde etkilediği gibi, aynı zamanda birçok öğrencimde gözlemlediğim seratonin hormonu tetiklendiği için kendilerini daha iyi hissettiklerini ve düzenli egzersiz, düzenli beslenmeyle vücudunda gördükleri değişiklikler sayesinde daha özgüvenli olduklarını söyleyebilirim.

Günlük hayatta bel boyun, omurga sorunu yaşayan öğrencilerimin de aynı şekilde yaşam kalitesinin arttığını, ağrılarının azaldığını söyleyebilirim.

Sınıf dersleri-özel dersler veya mat pilates-reformer pilates ayrımına göre bu etki değişiyor mu? 

Özel ders ve grup için şöyle bir ayrım yapabiliriz. Özel ders birebir postür analizi yapılıp problem varsa probleme yönelik bir plan yapıp daha planlı, hedefe, belirlenen ortak amaca yönelik ilerlenen bir sistem diyebilirim.

Kesinlikle daha önce pilates yapmamış bireylerin bireysel dersle pilatese başlamalarını tavsiye ederim. Donanımlı bir eğitmenle, formları düzgün öğrenip daha sonra ekonomik durumuna göre bireysel derslere ya da grup derslerine devam etmeyi seçebilir.

Grup dersleri daha önce pilates yapmış, herhangi bir omurga problemi olmayan ve daha bireysel ilgi beklemeyen kişiler için uygundur diyebilirim. Bu hocaların grup dersinde öğrencilerle ilgilenmiyor demek değil fakat kişi sayısı fazla oldukça hocanın da odağı dağılacağı için hareketin formu yanlışsa ya da eksikse hocanın fark etmesi birkaç tekrar  sonra olabilir, belki de gözünden kaçabilir.

“Pilateste En Büyük Etkenlerden Biri Hoca”

Mat pilatesinin temel hareketlerini bilmeden reformer pilates yaptırmak zor diyebilirim. Mat egzersizlerinin çoğunu öğrenciyi tanımak için de yaptırabiliriz. Hareket kabiliyetini, hangi açılarda problem olduğunu rahatlıkla görebiliriz. Buna uygun plan yapmak daha sağlıklı olur. Mat pilatesinde vücut ağırlığı ile egzersiz yaparız. Reformer pilateste dirence karşı egzersiz yaparız; bu sebeple reformer pilates daha efektif diyebiliriz.

Etki kişiden kişiye göre değişir elbette. En büyük etkenlerden biri hocadır diyebilirim. Hocanın bilgisi, analizi bu durumda çok önemlidir. Daha fazlasını yapabilen birine aylarca birinci seviye ders yaptırırsa aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar elde edemeyeceğimiz için değişim ve gelişim daha yavaş olacaktır.

Halk arasında pilatesin vücudu sıkılaştırmak, esnetmek için; fitnessın ise kilo vermek ve “vücut yapmak” için tercih edilebileceğine dair bir algı var. Yalçın da söyledikleriyle bir bakıma bu algıyı destekliyor. “Pilatesin diğer spor dalları ile kıyasladığımızda nasıl avantajları, dezavantajları var?” sorumuzu şöyle yanıtlıyor:

Avantajı: mat pilatesi her yerde yapabilirsiniz. Parkta, bahçede ekipman olarak sizi yormaz, kolay taşınabilir. Omurgayı, iskeleti ve kas sistemini kesinlikle yormaz. Vücuttaki kasları uzatıp esnetir ve gevşetir.

Dezavantajları ise hızlı kilo vermek isteyen bir danışan bu amaca pilatesle daha uzun bir sürede / yolda ulaşabilir. Örneğin fitness ile vücut daha çok ağırlığa maruz kalacağı için daha çabuk sonuç alacaktır.

Son yıllarda hem Dünyada hem de ülkemizde pilatese olan ilginin gittikçe arttığını görüyoruz. Sizce sebebi nedir? Gerçekten de sağlıklı yaşama yönelik bireysel talep mi arttı yoksa güzellik ve sağlık endüstrisinin bir hilesi mi bu durum?

Son zamanlarda pilatese artan ilgiyi sağlık problemleriyle ilişkilendiriyorum.. Öğrencilerimin çoğu omurga problemine sahip olduğu için tercih ediyor. Boyun fıtığı, bel fıtığı, skolyoz, kifoz, lordoz gibi sorunlar günlük hayatlarını olumsuz yönde etkilediği için daha efektif bir egzersiz sistemi tercih ediyorlar.

Ama tabi ki o Cadillac’da bir pozum olsun diye, daha doğrusu sosyal medya güzellemesi için bu branşı tercih eden de mevcut. Hem göze hem sağlığa hitap eden bir egzersiz türü olduğu için tercih ediliyor.

Ebru Şallı gibi ünlü pilates figürlerinin kadınlar üzerindeki etkisini nasıl yorumlarsınız? 

Ebru Şallı Türkiye’nin ilk pilates eğitmenlerinden biri olan ve televizyon deneyimi ile pilatesi ekranlara taşıyan, Türkiye’ye pilatesi öğreten ve sevdiren önemli bir isimdir. O zamanlarda ekran başında birçok kadına ilham olmuş diyebilirim.

Çocuklu Anneler için Daha Bilinçli Davranılıyor”

Artık çocuklu annelerin de pilates/spor salonlarında daha fazla bulunduğunu gözlemliyorum. Sizce onlar için yeterince uygun bir ortam hazırlanıyor mu? 

Çocuklu anneler için daha bilinçli davranıldığını söyleyebilirim. Spor salonlarında zumba, eğitsel oyun gibi küçük yaş grubuna hitap eden branşlar açılıp annesi pilates yaparken çocuğunun da keyifli vakit geçirebileceği ortamlar yaratmaya çalışıyorlar. Şu an çalışmakta olduğum spor salonunda çocuklar için minik bir oyun alanı mevcut. Bir oyun ablası ve ihtiyaç duyacakları materyallerle gerçekten keyifli vakit geçiriyorlar.

Pilatesin geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bireylerin sağlıklarına ve zindeliklerine odaklanmalarıyla birlikte pilatesin önemi daha da artabilir.

Teknolojik gelişmeler, online pilates dersleri ve uygulamalar aracılığıyla erişimi artırılabilir. Kalabalık bir şehirdeyseniz özellikle online ders sizin için büyük rahatlık olacaktır. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Diğer Haberlere Göz Atın

Özge Özaslan: “Bireysel kadın sporcuların daha fazla desteğe ihtiyacı var.”

Özge Özaslan 17 yaşında bir voleybol oyuncusu, bu sezon 1.ligte oynuyor. Kendisiyle…

Gülşah Görgülü: Kimin Ne Dediğine Artık Takılmıyorum

Türkiye’de sayısı derinden ve yavaş da olsa ilerleyen kadın vücut geliştirmecilerin öncü…

Zehra Yıldız: Kickboks ve Taekwondo Arasında Dengede

Kadınların kickboks ve taekwondo gibi dövüş sporlarında yer alması, kendi yeteneklerini ve…

‘Kazandığım Başarıların Hiçbiri Kolay Olmadı, Ama Zorluklardan Güzel Anlamlar Çıkardım’: Manş Denizini Geçen İlk Türk Kadın Sporcu Nesrin Olgun Arslan İle İlham Dolu Hikayesini Konuştuk

Başarılarıyla özellikle kadınlara ve kız çocuklarına ilham olan, Manş Denizi’ni geçen ilk…