“Gerçekten sevdiğiniz şeyi yapmak için bir kalıba uymanıza gerek yoktur. Muhtemelen fiziken ve cinsiyet olarak bir NHL kalecisi neye benzemesi gerekiyorsa onun tam tersiydim, ama bir fırsatı yakaladım. Hiçbir şeyin en sevdiğim şeyi yapmaktan beni alıkoymasına izin vermedim. Bana en üst düzeyde meydan okuma fırsatı verildi ve bunun için gittim.”

Kuzey Amerika’da kadın buz hokeyi denilince pek çok kişinin aklına Manon Rheaume geliyor. Bunun da en önemli nedeni, Kanadalı oyuncunun tüm ön yargıları yıkıp erkekler Ulusal Buz Hokeyi (NHL) maçına çıkarak spor tarihine yön veren isim olması. Rheaume’ın NHL.com’a verdiği röportajda söylediği gibi o, sevdiği spor uğruna kimsenin kendisine engel olmasına fırsat tanımadı.

1972 yılında Kanada’da dünyaya gelen Rheaume, buz hokeyi koçu olan babası sayesinde haftanın altı ya da yedi gününü buz hokeyi pistlerinde geçirerek büyüdü. Buz hokeyi ona hiç yabancı olmayan bir spordu fakat buz hokeyinin kadınlara yabancılığı vardı. Ancak bu durum Rheaume’u durdurmadı ve o erkekler ile beraber oynamaya başladı.

Rheaume 1984 yılında Quebec Uluslararası Pee-Wee Hokey Turnuvası’nda bir erkek takımında yer aldı ve bunu başaran ilk kadın buz hokeyi kalecisi oldu. Ancak onun kariyerinin dönüm noktası 1991-92 sezonundaydı. Kanadalı oyuncu Tampa Bay Lightning takımı ile gösteri maçlarında oynayabilmek adına bir sözleşme imzaladı. Bu yalnızca buz hokeyi için değil Kuzey Amerika’nın en büyük 4 ligi (Buz Hokeyi, Basketbol, Futbol ve Beyzbol) için de tarihi bir andı. Çünkü Rheaume tüm bu liglerde bir erkek takımında forma giyen ilk kadın sporcu olmuştu. Onun maça çıkacağını duyan pek çok kişi ‘bir kız mı oynacak, kesin canı yanacak’ şeklinde alaycı konuşsalar da Rheaume aynı başarısını bir sonraki yıl da sürdürdü, yine Tamba Bay Lightning ile sözleşme imzalayarak gösteri maçlarında yer aldı ve iki sene üst üste All-Star takımına seçildi.

Böylesi bir başarı kariyerinin ona getireceklerinin başlangıcıydı. Rheaume Kanada Milli Buz Hokey Takımı’na seçildi. Kanada hem 1992 yılında hem de 1994 yılında IIHF Dünya Kadınlar Şampiyonası’nda altın madalya kazandı. Rheaume ile birlikte Kanada Milli Takımı 1998 Nagano Olimpiyatlarında ise gümüş madalya aldı.

2009 yılında emekli olan ve şimdilerde küçük kız çocuklarına antrenörlük yapan Rheaume, o günlere geri dönüp baktığında, yakaladığı fırsatın ne kadar büyük olduğunu şu sözler ile anlatıyor: “Şimdi geriye dönüp baktığımda, bunun ne kadar büyük bir anlaşma olduğunu anlıyorum. Gençken davet edildiğimde, her şey çok hızlı gelişti ve oraya gittiğimde bu anın etkisinin gerçekten farkında değildim. En üst seviyede oynamak harikaydı. Başka hiçbir kadın bunu yapmadı.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Diğer Haberlere Göz Atın

20nci Yüzyılın Futbol ve LGBTİ İkonu: Lily Parr

20nci yüzyılın başlarında Liverpool yakınlarında dünyaya gelen futbolcu Lily Parr, bugün yalnızca…

Yalnızca Futbolun Değil LGBTİ Haklarının da Öncüsü: Megan Rapinoe

Spor ve LGBTİ+ hak savunuculuğu dediğimizde neredeyse herkesin aklına ABD’li futbolcu Megan…

Acıyı Güce Dönüştürüp Her Şeye Rağmen Başaran Kadınlar!

Zafere çiçekli yollardan ulaşmak mı? Hiçbir zaferin ardında çiçekli yollar olmadı hiç.…

Diana Nyad: “Hayallerinin Peşinden Koşmak İçin Asla Çok Yaşlı Değilsin”

“Yok canım kaç yaşında, ondan geçti o işler.” Bu cümlenin çoğu zaman…