Hilal Zeyneb Saraç belki de pek çoğumuza açık su yüzme branşını tanıtan sporcu oldu. Samsung Boğaziçi Kıtalararası Yüzme Yarışı’nda üst üste elde ettiği başarılar Hilal Zeyneb’i Boğaz tarihinde en çok madalya kazanan sporcusu yaptı. 2019 yılında kendi klasmanındaki erkekleri geçmesi, 2020’de gelen şampiyonluk ve 2021 yılındaki podyum Hilal Zeyneb Saraç’ın ne kadar üst düzey bir sporcu olduğunu kanıtladı.

Hilal Zeyneb Saraç ile açık su yüzme sporunu, başarılarını, pandemi sürecini ve hedeflerini konuştuk.

Fotoğraf kaynak: AA

Çocukken bir çok farklı spor branşında yer almışsınız. Yüzmede nasıl karar kıldınız? Ve açık su yüzücüsü olmaya nasıl karar verdiğiniz?

5 yaşımda spora başlayacağım zaman asıl niyetimiz benim basketbol oynamamdı. O yaşta basketbol olmayacağını söylediler. Yüzme, cimnastik ve buz patenini önerdiler. Annem, yüzme dersleri açık havuzda verildiğinden güneş görmemin sağlığıma katkısının daha çok olacağını düşündü ve yüzmeye başladım.

14 yıl boyunca yalnızca havuz yarışlarına katıldım. Açık suya dair hiçbir bilgim yoktu. Türkiye’de bilinen bir branş değildi. Çanakkale, İzmir, Marmaris gibi illerde yapılan bir spordu. 2017 yılında antrenörüm Gjon Shyti açık su denememi tavsiye etti. Gjon çok bilgili ve profesyonel bir antrenör. Aerobik kapasitemin yüksek olması sebebiyle iyi yüzebileceğimi söyledi. Gjon’un dediği gibi açık suda hızlı bir çıkış yakaladım ve başarılar art arda geldi.

“Tecrübe İçin Yurtdışı Yarışları Şart”

Siz açık su yarışlarına katılıyorsunuz. Yani yarışlarınız deniz ve okyanusta oluyor. Havuz yarışlarından bambaşka diye tahmin ediyorum. Açık denizde ve okyanusta akıntı olabilir, belki deniz canlılarıyla ilgili sıkıntılar olabilir. Böyle şeyler yaşıyor musunuz? Bunlarla nasıl baş ediyorsunuz?

Söylediğiniz gibi açık suda çevre şartları çok etkili oluyor. Deniz canlılarından ise en çok deniz analarıyla sorun yaşanıyor. Yarışın her anında koşullar değişiyor. Bu biraz satranç gibi. Hem rakiplerini hem çevreni sürekli kontrol edip en iyi hamleyi yapmalısın. Yarışlar uzun. 10 km gibi mesafelerde yarışıyoruz. 10 km boyunca sürekli hızlı yüzmek gerek. Susuzluğa, yorgunluğa, bitmeyen mesafeye zihnin dayanıklı olmalı. Buradaki en önemli nokta tecrübe. Mümkün olduğunca çok yarış görmeli. Ayrıca belirtmem gerekir ki Türkiye’deki yarışlar tecrübe kazanmak için yeterli değil. Dünya seviyesinde iyi derece yapan bir sporcu yetiştirmek için yurtdışında çok yarışa götürmeli. Burada iş federasyona düşüyor.

Fotoğraf Kaynak: AA

Hilal Zeyneb Saraç Boğaz tarihinde en çok madalya alan sporcu olmasının yanı sıra 2 de rekoru bulunan bir isim. Hilal Zeyneb’in bu seneki yarışta amacı çok daha büyük olsa da yaşadığı şansızlıklar onu hedefinden biraz uzak tutmuş.

Pandemi dolasıyla büyük bir ara verdiniz. Siz de covid atlattınız. Bu süreçten 33. Samsung Boğaziçi Kıtalararası Yüzme Yarışı’yla döndünüz. Ve bu yarışta elde ettiğiniz ikincilik ile yarış tarihinde en çok madalya alan yüzücü oldunuz. Pandemiden sonra böylesine büyük başarı ile geri dönmek ne kadar zordu?

Pandemi herkesi olumsuz etkiledi, herkes zor zamanlar geçirdi. Benim avantajım en başından beri bilinçli davranmamdı. 2020’deki ilk karantinada uyku düzenimi bozmadım, kilo almadım ve evde egzersizlerimi aksatmadım. Antrenmanlara başlayınca da ilk antrenmandan itibaren sıkı tuttum. Ancak beni en çok olumsuz etkileyen 29 Nisan’da covid19 testimin pozitif çıkması oldu. Şansızlıklar üst üste geldi ve covid olan takım arkadaşlarım 10 günde antrenmana başlarken ben 3.5-4 ay antrenmansız kaldım. Hemen üstüne de Samsung Boğaziçi Kıtalararası Yüzme Yarışı’na girdim. Madalyasız dönme ihtimalimi yüksek gördüm çünkü performansım gerçekten kötüydü. Gümüş madalya almama sevindim. Ancak bu sene akıntı ve rüzgar avantajı çok fazla yüksekti. Parkur rekorunu çok rahat kırabilirdim. Parkur rekoru, 3 şampiyonluk alan ilk kadın unvanı ve kadınlar genel klasmanında en çok sayıda madalya alan yüzücü unvanı olmak üzere 3 rekorla dönebilirdim. Benzer akıntı ve rüzgar avantajıyla tekrar yarışabilir miyim bilmiyorum. Çünkü bu tüm boğaz tarihinin en iyisiydi.

Fotoğraf Kaynak: AA

Siz aynı zamanda eğitiminizi de tamamladınız ve elektrik elektronik mezunu oldunuz. Aynı zamanda hukuk fakültesinde yandal yapmışsınız. Bu iki bölüm tek başlarına zaten oldukça zorlu bölümler. Yüzücülük de öyle. Bu kadar yoğun bir tempoyu nasıl kontrol ettiniz?

Hepsini bir arada iyi şekilde yürütmek için hem mental hem zihinsel olarak kendimi çok zorladım. Çok az uyudum çok çalıştım asla dinlenemedim. 2 saat uyuyup 2 sınava girip 5 saat antrenman yaptığım günler çok oldu. Zaten TED çok sayıda quiz, ödev, sunum vs yaptıran bir üniversite. Her gün 4-6 tane puanlandığım sorumluluğum olurdu. Öğrenciler geceleri okulda kalıyordu yine de yetişmeyebiliyordu. Ben ek olarak uzun süren 3 antrenman yapıyordum. Gün 24 saat, hepsini yetiştirebilmek için uykuyu çok kısmak gerekti.

“Spordan Para Kazanamıyorum”

Gelecekteki planınızda mezun olduğunuz bölümlerle ilgili kariyer yapmayı düşünüyor musunuz? Eğer düşünüyorsanız spor kariyerinizle bunu nasıl entegre etmeyi düşünüyorsunuz?

Tabi ki mezun olduğum bölümle ilgili kariyer yapmam gerekiyor çünkü spordan para kazanmıyorum. Ama spora 18 yıl emek verdim. Tüm hayatımı buna göre değiştirdim. Hala yapmak istediğim çok şey var. Antrenmana gidebileceğim şekilde lokasyona ve mesai saatlerine sahip bir işte çalışmam gerekir. Bu da çok zor. Antrenman saatlerini değiştiremiyorum çünkü antrenman programı bana göre düzenlenmiyor. Haziranda mezun oldum. Henüz bir yerde çalışmıyorum. Şu an zor bir durumdayım. Sporu bırakmak istemiyorum.

Bildiğim kadarıyla Ankara’da yaşıyorsunuz. Antrenmanlarınızı yalnızca havuzda mı yapıyorsunuz?

Evet sadece havuzda çalışıyorum. Hatta sadece havuz yarışlarına yönelik çalışıyorum. Takımımda açık su yarışlarına katılan tek kişi benim. Antrenman programı da ona göre. Yani en fazla 800-1500 metre yarışmaya yönelik bir antrenman var. Ben açık suda 10 km yarışıyorum. Aerobik kapasitem çok yüksek olmasa açık suda elde ettiğim başarıları gerçekleştirmek mümkün olmazdı. Benim haftalık antrenman mesafem Olimpiyatlarda ve Dünya-Avrupa Şampiyonaları’nda yarışan açık su yüzücülerinin antrenman mesafesine göre oldukça düşük. Bu şekilde Olimpiyat ve Dünya-Avrupa Şampiyonaları’nda yarışıp derece yapacak yüzücüleri yetiştirmek mümkün değil.

“Dünya Şampiyonası Masraflarını Karşılayamayız, Bu Sebeple Gidemeyeceğim”

Hilal Zeneb Saraç Türkiye’nin yetiştirdiği en önemli sporculardan bir tanesi. Fakat sponsor desteği eksikliğiyle beraber yaşadığı maddi sıkıntılar onun dünya şampiyonalarını kaçırmasına hatta sporu bırakmayı düşünmesine bile neden oluyor.

Açık su yüzücüsü olarak yaşadığınız sıkıntılar neler? Katılacağınız yarışlar için kolayca sponsor desteği bulabiliyor musunuz? Antrenmana yönelik sıkıntılarınız oluyor mu? Ya da başka problemlerle karşılaşıyor musunuz?

Türkiye’de açık su gelişmekte olan bir branş. Havuzda yapılan yüzme, açık suya göre çok daha gelişmiş. Havuzda oturmuş bir sistem varken açık suda yok. Türkiye’de uluslararası arenada performans göstermek için en uygun yaşta ve alt yapıya sahip yüzücü benim. Ancak açık suda yalnızca bir kez 3 sene önce uluslararası müsabakaya gönderildim. Sadece açık su için değil havuz yarışları için de sponsorum yok. Annem ve babam masraflarımı karşılıyor. İkisi de emekli. Şu an bana ürün desteği sağlayan 2 marka ile çalışıyorum. Ancak bu ihtiyacın sadece küçük bir kısmı.

Özetleyecek olursam uluslararası yarışlara katılmakta ve masrafları karşılamakta çok büyük sorun var. Bu zamana kadar yurtiçindeki yarışlara ailemin desteği ile katıldım. Örneğin gelecek ay dünyadaki en büyük açık su serisi olan Oceanman’e gireceğim. Burada Dünya Şampiyonası’na kota almam yüksek bir ihtimal. Ancak Mısır’da gerçekleşecek olan Dünya Şampiyonası’nın masrafını karşılayamayız. Bu sebeple kota alsam bile Dünya Şampiyonası’na büyük ihtimalle gidemeyeceğim.

Fotoğraf Kaynak: AA

Açık su yüzme sporunun güçlendirici etkisinden söz edebilir miyiz? Bir kız çocuğu için bu sporu tavsiye eder misiniz?

Açık su insanın iradesini ve zihnini çok güçlendiriyor. Kız çoçuklarının hepsi zaten kendi içlerinde
güçlü.
Yani ben kız çocuklarını bu spor için avantajlı taraf olarak görüyorum.

“En Büyük Hedefim Yüzmeyi Bırakmamak”

Bundan sonraki hedefleriniz neler?

Size şurada şampiyon olmak istiyorum, burada derece yapmak istiyorum gibi hedefler söylemek isterdim ama şu an en büyük hedefim yüzmeyi bırakmamak. Başarırsam Samsung Boğaziçi Kıtalararası Yüzme Yarışı’nda 3 şampiyonluk alan ilk kadın olmak ve gönderilirsem yurt dışında düzenlenen uluslararası yarışlarda güzel dereceler yapmak istiyorum.

Eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Bu güzel sohbet için FemSport’a, bana ilgileri için okuyuculara teşekkür ederim.

Bana bu sporda yeni bir kapı açan antrenörüm Gjon Shyti’ye, havuzum kapandıktan sonra antrenman yapmam için bana Ankara Üniversitesi tesislerini açan Ankara Üniversitesi Rektörü Sayın Necdet Ünüvar ve Spor Koordinatörü Sayın Tolga Dedeoğlu’na, her koşulda desteğini esirgemeyen Ankara Türkiye Olimpiyat Merkezi (TOHM) antrenörü Esra Önen’e teşekkür ederim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Diğer Haberlere Göz Atın

Zeynep Yazıcı: “Karate kadınlara korkusuzluk katıyor”

Sayısız maçlar, sayısız madalya, dünya şampiyonluğu… Altı yaşında başladığı karate kariyerinde 2007…

Esra Önen: “40lı-50li yaşlarda yüzülüyor mu diye şaşırıyorlardı”

Yüzmeye çok küçük yaşlarda başlayan, sporculuk kariyerinde önemli başarılara imza attıktan sonra…

Hamilelikte Spor Yapmak Mı? Hareketsiz Kalmak Mı?

Hamilelik döneminde kadınlar birçok fiziksel ve duygusal değişimler yaşamaktalar peki bu değişimleri…

Zeynep Erverdi: Yapabildiğimi Görmek Devam Etmek İçin Beni Güdüledi

2004 İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu Zeynep Erverdi, kendi hukuk bürosu olup…