Kahramanmaraş merkezli depremlerde, Adıyaman’da enkaz altında üç gün yaşam mücadelesi verdikten sonra Zonguldak madencileri tarafından kurtarılan Songül Göksu, Para Karate başarılarıyla adından söz ettiriyor. 

Depremden sonra bacakları ampute olan Göksu, tedavi sürecinde kaldığı Ankara Etlik Şehir Hastanesinde Para Karate sporuyla tanıştı. Kısa süre öncesinde tanıştığı Para Karate sporuyla, Türkiye Para Karate Şampiyonası’nda mücadele eden Göksu, azminin sonucunu Türkiye 2.’si olarak kanıtladı. Göksu’yla karate ile tanışma sürecini, başarılarını ve hayallerini konuştuk.

Göksu’nun ve birçok özel gereksinimli bireyin antrenörlüğünü üstelenen Türkiye Karate Federasyonu Para Karete’den sorumlu antrenör Yasin Çetintaş ile de Göksu ve spora ilişkin konuştuk. 

Çetintaş, Göksu’nun çok daha başarılı olabileceğini ancak sponsor desteğine ihtiyacı olduğunu, Göksu’nun Türkiye’de adını başarılarıyla duyuracak bir sporcu olabileceğini ancak bunun için sponsor desteklerine ihtiyacı olduğunun üzerinde durdu. Ayrıca Çetintaş özel gereksinimli bireylerin ihtiyaçlarını aktardı. 

Songül’ün Ankara’da Kalacak Yere Ve Sporcu Sandalyesine İhtiyacı Var

Azmin ve çalışmaların sonucunda kısa süre içerisinde Para Karate’de Türkiye 2.’oldun şu an bir hedefin var mı?

“Türkiye 2.’si oldum, Türkiye 1.’si olmak istiyorum. Benim kendime ait bir sporcu sandalyem yoktu hastane sandalyesiyle yarışmaya katıldım, daha da başarılı olabilmem için sporcu sandalyesine ihtiyacım var. Ankara’da hastanede devam eden tedavim bitti. Şu an Adıyaman’a döndüm köydeyim, hastanedeyken Yasin hocamla çalışmalar yapabiliyordum şu an yapamıyorum. Ben milli takımlara girmek istiyorum, bunu köyde başarmam mümkün değil. Ankara’da kalabileceğim bana uygun bir yere ihtiyacım var, o zaman Yasin hocama daha yakın olarak çalışmalar gerçekleştirebilirim ancak o zaman hedeflerime ulaşmam mümkün olur.”

 Para Karateyle tanışma ve başlamaya karar verme sürecin nasıl oldu?

“Tedavi sürecimde, Ankara Etlik Şehir Hastanesi’nde kalıyordum. Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan hocalar hastaneye gelerek konferans verdiler. İlk defa odadan başka bir yere o gün çıktım. Konferans salonuna girdiğimde herkes beyaz kıyafet giymiş siyah kuşak bağlamıştı, konferansın tam sonuna denk gelmiştim, benimle beraber hastanede kalan bir iki arkadaşım daha vardı yanımda, hocaya sorduk siz burada ne yapıyorsunuz diye? 

“Para Karate’yi anlatıyoruz, sizin gibi arkadaşların sandalye üzerinde yaptığı bir maç” diye açıkladı. Arkadaşlarımla birlikte biz de yapabilir miyiz diye sorduk. Yasin hoca “tabii ki yapabilirsiniz” dedi. Katılmak isteyen birkaç kişi olursa haftada 1-2 gün gelebilirim dedi. Ardından Yasin hocamız, pazartesi ve çarşamba günlerini bize ayırdı.”

“Babam Hayata Küsüp Odana Kapanma Dedi”

İlk defa odadan o gün çıkmanı sağlayan şey neydi?

“O gün de odadan çıkmak istememiştim. Babam bana çık insanları gör, seni nasıl bir hayat bekliyor şu an neler yapabilirsin, bu durumda olan sadece sen değilsin senin durumunda olan çok insan var. Hayata küsüp odana kapanma, odada kalıp küçük bir pencereden bakıp hayatın sana ne getireceğini bilemezsin demişti. Bu cümlelerle odadan çıktım.” 

İyi ki de o odadan çıkmışsın! O odadan çıktın ve Türkiye 2.si oldun nasıl bir duygu nasıl hissediyorsun?

“Çok güzel bir duygu. İlk başta yapamayacağımı düşünüyordum, kollarım güçsüzdü kendim güçsüzdüm hastaneden çıkmak istemiyordum. Bizim 7 ay içerisinde başarılı olmamızı sağlayan, bizi bu kadar geliştiren Yasin hocamızdır. Bize destek çıktı. Hem psikolojik, hem fiziksel olarak daha iyi olmamızı sağladı. Yasin hoca hep tam destek yanımızda.

Köy Şartlarında Yeterince Çalışma Yapamıyorum

Şu an nasıl çalışma yapıyorsun?

“Şu an Ankara’da olmadığım için Yasin hocayla çalışma yapamıyoruz, ben kendim yapıyorum. Ayaklarım protez olduğu için yürüyorum, yorulduğum yerde oturup sert bir şekilde yapabiliyorum ama bu böyle olmuyor. Daha da başarılı olmak istiyorum bunun için de sporcu sandalyesine ve hocamın desteğine ihtiyacım var köy şartlarında maalesef olmuyor.”

Karate sana nasıl hissettiriyor?

“İlk başta sandalye süremiyordum, kollarım ağrıyordu, omuzlarım ağırıyordu sandalyeyi  çevirmekten. Bu spora başlayınca hem kollarım rahatladı, hem üstümden büyük bir yük kalktı hafiflemiş gibi oldum. Kollarım daha güçlü şu an.”  

Madenci Abilerim Beni Kızları Gibi Görüyor”

Başarılı olmanı sağladığını düşündüğün seni motive eden bir şey var mı?

“En büyük motivasyonum Yasin hoca ve hastanedeki tüm arkadaşlarım. Ayrıca beni enkaz altından çıkartıp bugüne kadar destekleyen Zonguldak’taki madenci abilerim var. Madenci abilerim her maçta, her zaman yanımdalar.  “Sadece bir telefonuna bakar Songül” diyorlar, beni gerçekten kızları gibi görüyorlar.”

Para Karate ile yeni tanışacaklara ne tavsiye edersin?

“Otururken ben bu sporu yapamam diyen çok arkadaşım vardı. Aslında biz bu sporu oturup yapıyoruz ve bu bize çok destek veriyor, mesela bazıları ayakta yapıyor ve çok yoruluyor. Bizim oturup yaptığımız spor bize iyi geliyor. Hem bizim gibi arkadaşların yorulmadan yaptığı bir şey oluyor. Umutlarını kaybetmesinler, sabırla bekleyip “ben bunu yapabilirim” desinler. Mesela ben kendi kendime, ben bunu yapamam desem” yapamam beynime öyle odaklarım. Ben bunu yaparım dediğinde bazı şeyleri başarabiliyorsun.” 

“Bana Yapamazsın Diyenler Şu An Beni Tebrik Ediyor.”

“Ben köye geldikten sonra, hastaneden yeni çıktığım için ziyaretime gelen çok insan oldu. Karate ile ilgilendiğimi duyup benim psikolojimi bozan da çok insan oldu, “sen yapamazsın çok saçma bir spor bu” dediler. Bende onlara dedim ki, ben bu sporu yapınca kendimi rahat hissediyorum, ben severek yapıyorum. Bu halde bazı şeyleri yapmamamızı istemeyen çok insan var, onlara inat yapmamız gerekiyor diye düşünüyorum. Ben kendime güvendiğim için Türkiye 2.’ si oldum, mutlu muyum mutluyum, yapabildim mi yapabildim. Şu an gelip bana Türkiye 2.’ si oldun diye tebrik eden insanların bazıları, ben o maça girmeden önce sen bunu yapamazsın diyenler. Onlara güzel ders verdim, ki bu bıraktığım anlamına gelmiyor daha güzel yerlere de geleceğim.” 

Senin söylemek istediğin bir şey var mı?

“Beni destekleyenlerin isimlerini söyleyip buradan bir kez daha teşekkür etmek istiyorum kendilerine. Yasin Çetintaş bana inanan hocam, Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan ablalarım; Nida hocam Gülsemin hocam. Zonguldak’taki madenci abilerim, Serdar, Mahsun, Murat, Yücel, Sinan. Hepsine çok teşekkür ediyorum, yanlarımda oldukları için, bana hep destek versinler tek isteğim bu.“

Yasin Çetintaş: “Para Karate Özel Gereksinimli Bireylerin Spor Yapabilmesi İçin Uyarlanmış Bir Spor.”

Sizi tanıyabilir miyiz?

“Yasin Çetintaş ben, Türkiye Karate Federasyonu’nun Para Karate sorumlu antrenörüyüm. Yaklaşık 15 yıldır karate antrenörlüğü yapıyorum, son 3 yıldır da özel gereksinimli bireylerle çalışıyorum. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın projesiyle Türkiye Karate Federasyonu’nun destekleriyle yapılan bir projenin antrenörlüğünü yürütüyorum. Özel gereksinimli bireylerden; görme, bedensel ve mental engelli bireylerin antrenörlüğünü yapmaktayım.”

Para Karate sporundan bahseder misiniz?

“Para Karate dünyada ve Türkiye’de çok yeni özel gereksinimli bireylerin karate yapabilmesi için uyarlanmış bir branş. Her birey karate yapabilir ama özel gereksinimi olan birey; görme, fiziksel ve zihinsel olabilir Para Karate yapabiliyor. Görme engeli olan birey yine karate yapabilir, zihinsel engeli down sendromlu veya otizmli bireyler yine Para Karate yapabilir.” 

“Songül’e Uygun Bir Tesis Sağlanırsa Ülkemizi Temsil Edecek Başarılı Bir Sporcu Olur”

Songül Göksu sizin hocalık yaptığınız sporculardan nasıl gelişme gösterdi sizce?

“Songül, en zor şeyi başardı. Hastane ortamında ameliyat olup karateye başladı, tekrar ameliyat olup karateye devam etti. Ameliyat ortamının içerisinde karate yapabileceğini bize kanıtladı ve 7 ay gibi çok kısa bir süre içerisinde Türkiye 2.’si oldu. Eğer Songül’e uygun tesis uygun yaşayabileceği ortam sağlanırsa, yıllarca ülkemizi temsil edecek başarılı bir sporcu olabilir. Daha iyi tesislerin olduğu bir ile gelmesi lazım, bunun için Ankara uygun bir şehir. Tabii ki antrenörünün yanında olması lazım iyi bir antrenörle çalışması lazım.” 

“Hayat Sadece Spordan İbaret Değil, Songül’ün Hayalleri Var”

“Hayat sadece spordan ibaret değil, Songül’ün hayalleri var. Sağlık uzmanlığının yanında, Spor Yöneticiliği Bölümü’nü de okumak istiyor. Songül’ün dershaneye gidebilmesi üniversiteye hazırlanabilmesi ve üniversiteyi okurken spor yapabilmesi gereken bir yerde yaşaması lazım tercihimiz bu yönde Ankara.

 Daha sonra belki engelli kadrosundan atanacak, bu şekilde hayalleri var. Songül sadece spor ve okul değil birden fazla şeyi başarabilecek güçte. Sportif başarılı olabilmesinin yanında akademik hayallerinin de iş hayallerinin de gerçekleşmesi gerekli. Songül Türkiye 2.’cisi oldu yarışmaya hasta kabul sandalyesiyle çıktı ve sandalye kendisinin de değildi ortak kullandılar arkadaşıyla bu şartlarda Türkiye 2.’si oldu. Sportif başarısının desteklenmesi içinde sporcu sandalyesine ihtiyacı var. Eğer Songül’e gerekli bir sportif malzeme, kalması için tesis  desteği sağlanırsa çok başarılı bir sporcu olacağından eminim. Sponsorların desteğine ihtiyacı var Songül’ün. 

Hem Para Karate sporuna, hem özel gereksinimli bir bireye, hem de hayata tutunmuş gelecek vadeden birine herkesin destek olması gerekiyor diye düşünüyorum. İlk başta tabii ki yaşam şartlarının olgunlaştırılması daha sonrasında, uygun tesis, sandalye, karate ekipmanlarının da tedarik edilmesi gerekli.” 

Songül başlangıçta çekinceleri olduğundan bahsetti, daha sonra nasıl gelişme gösterdi?

“7 ay önce Songül ve diğer özel gereksinimli bireylerle tanıştığımızda hepsi tutunacak bir dal arıyordu. Karşılıklı birbirimize ihtiyacımız vardı. Bizde onlarla çalışmak için çok hevesliydik, onlarda yaşama tutunmak için bir dal arıyorlardı. Bu her şey olabilir, sportif, sanatsal etkinliğin dışında da birçok şey olabilir. Songül çok endişeliydi, özgüven konusunda da içindeki cevherin farkında değildi. “Yapabilir miyim, benden olur mu, bacaklarım olmadan nasıl yapabilirim ki bu sporu?” şeklinde endişeleri vardı ama bir yandan da hep pozitifti. Doğuştan ampute olan bir bireyden belki de iki kat daha fazla çalışarak, çok hızlı gelişim gösterdi Songül.”

“Para Karate Sporu İkinci Bir Engelin Oluşmasına Engel Oluyor”

Para Karate’nin ne gibi faydaları var? 

“Para Karate ile birlikte kollar çok fazla kullanılıyor. Tekerlekli sandalye üzerinde çok fazla tekrar yapıyoruz. Atak ve blok teknikleri mevcut. Sandalyeyi sürerek de atak ve blok tekniklerini yapıyoruz. Böylelikle kollar ve bedenin üstü güçleniyor.  Özellikle travma sonrası ampute olan bireyler, bacaklarını kullanamadıkları için belden yukarısını aşırı derece kullanmak zorunda kalıyorlar. İlk defa tekerlekli sandalye kullanan oturan birey, sandalye hakimiyetini sağlayamıyor, sandalye kullanmayı bilmiyor.  Kollarını hiçbir zaman bu kadar etkin kullanmadığı için omuzları, kolları, hatta karın kası ve sırtı da zayıf. Para Karate yapan ampute bir sporcunun protezleri geldiğinde ve protezleri takıldığında güçlü bir bedenin üstüne oturtuluyor protezler. Teknikler sayesinde; vücudu, karın kası, sırtı, omuzları, kolları güçlü olan bir birey daha rahat uyum sağlayabiliyor. “

“Mesele Songül Göksu, bana şundan bahsetmişti: “Bir süre kol değnekleriyle birlikte protezle yürüdüğünde, neredeyse protezlerim olmasa bile kol değnekleriyle yürüyebilirim o kadar kollarımı iyi hissediyorum.” Çünkü kolları çok güçlenmiş. Tabii burada ikinci bir engelin oluşmasına da engel oluyoruz diyebilirim. Çünkü çok fazla görüyoruz, bacak veya kol amputesi olan bireylerde ikinci bir sakatlığın oluşması çok eklenen bir durum. Bunun da önüne geçtik, çünkü karate ile güçlenen vücudu ikinci bir sakatlığın, burkulmanın, hafif yırtıkların oluşmasını engelledi diyebilirim. “

“Sporun Birleştirici Ve İyileştiri Gücü Onlara İyi Geldi”

Para Karate yapan kaç sporcunuz var?

“Ankara Etlik Şehir Hastanesinde bu projeye başladık. 15’e yakın engellik durumuyla karşı karşıya kalan vatandaş vardı, tedavileri tamamlanan protezleri gelen yaşadıkları yerlere döndü. Bizlerde, en son uzun süre kalan 3 sporcumuz Songül Göksu, Songül Delik ve Ahmir Amedi ile yaklaşık 7 aylık bir çalışma yaptık, 7 aylık çalışma sonucunda da hayata tutundular. Bu sadece bir madalya değildi tabii ki. 7 aylık süreçte hayalleri, umutları, mücadeleleri oldu. 

İlk tanıştığınızda ki gözlemleriniz neydi?

“Onlarla ilk tanıştığımızda kafaları çok karışıktı. Yeni bedenlerine uyum sağlamayı bilmiyorlardı bu çok normal. Hayatın neresinde toplumun hangi rolünde olacaklarını bilmiyorlardı ama sporun birleştirici ve iyileştirici gücü onlara çok iyi geldi. Çok kısa sürede adapte olup hayata tutundular. Artık bir hedefleri vardı, sahip oldukları uzuvlarla toplumda faydalı olabilirlerdi bunu biliyorlardı artık. Bu diğer tedavilerine de çok olumlu etki sağladı. Hastanedeki sorumlu hemşirelerinden aldığımız geri dönütler, gerek psikolojik, gerekse fiziksel olarak çok olumluydu ve olumlu sonuçları gördük. Spor sayesinde daha çok güçleniyorlardı, daha hızlı tepki veriyorlardı tedaviye. Psikolojik açıdan da sadece kendilerine iyi gelmekten ziyade, diğer hastalara da olumlu yönde katkı sağladılar. İşte, “sizde spora başlayın, sanatsal aktivitelere gelin, bakın bizler böyleyiz” diyerek hastanenin bir çehresini değiştirdiler diyebilirim.“

Sporcularımızın Azmi Bizi Yarışmaya İtti”

Projeye başlarken sporcuların yarışmalara girip ödül almalarını bekliyor muydunuz?

“Hem proje kapsamında, hem şahsım adına, hiçbir zaman sporcularımız madalya alsın, yarışsın düşüncemiz yoktu. Önceliğimiz onların hayata tutunması, daha sağlıklı bireyler olmasıydı. Bunların yanında Para Karate Türkiye Şampiyonasına neden girmeyelim, hazırlanabiliriz düşüncemiz vardı. Sporcularımızın bu azmi, bizi yarışma kanalına itti. Daha sonra yeteneklerini, hırslarını, mücadelelerini görünce bizler de tempomuzu arttırdık. Projenin kapsamının dışında onları yarışmaya hazırlar olduk. Son aylarda tamamen yarışma odaklı çalıştık ve Etlik Şehir Hastanesi fizik tedavi rehabilitasyonundaki üç sporcumuz da Türkiye’de derece elde ettiler. Songül Göksu tekerlekli sandalye kadınlarda Türkiye 2.’cisi, Ahmir Ahmedi tekerlekli sandalye erkeklerde Türkiye 2.’si, Songül Dirlik’te Türkiye 3’sü oldu.” 

Para Karate’ye başlamak isteyen bireyler nasıl bir yol izlemeli?

Türkiye’nin 81 ilinde Türkiye Karate Federasyonu’na bağlı antrenörlerimiz var. Türkiye’nin neresinde olursanız olun, hangi engel durumunda olursanız olun, özel gereksinimli bireyler Türkiye Karate Federasyonu’na ulaşarak bir antrenör talep edebilirler.  Federasyon‘umuzun antrenörlerinin hepsi bu alanda ilgili bilgili ve gönüllüler. Görme engelli, Bedensel veya Zihinsel engelli bireyler Türkiye Karate Federasyonu’na ularak  Para Karate ile ilgili bilgi alabilir ve antrenmanlarına istedikleri yerde başlayabilirler. Bu alanda federasyonumuz ilgili kurumdur. 

“Hiçbir Engel Spor Yapmaya Engel Değildir”

Eklemek istediğiniz bir şey var mı?

“Hepimizin bir engelli adayı olduğunun altını çizmek istiyorum. Öncelikle çevremizde, ailemizde veya ulaşabildiğimiz neresiyse ve hangi özel gereksinimli bireyle karşı karşıyaysak onların sportif ve sanatsal aktivitelere yönlendirilmesnii ve teşvik edilmesini rica ediyorum. 

Engellilik ülkemizde bazı noktalarda ne yazık ki göz ardı ediliyor bu yüzden tüm özel gereksinimli bireylerimizi spor yapmaya davet ediyorum. Sadece Songül’ün hikayesi aslında daha çok kişiye ulaşabilmek için bir fırsat bizim için. Nice Songüller var evinde bekleyen, deprem sonrası engellilikle karşı karşıya kalıp evine kapanan veya doğuştan herhangi bir engele sahip olup hayatı kısıtlanan. Bizim en büyük amacımız, onlara ulaşmak toplumu hayatı birlikte yaşamak, spor salonları birlikte kullanmak. Yenmek, yenilmek madalya kazanmak veya kaybetmek bunların hiçbiri önemli değil. Onların içindeki gizli gücü, yaratıcılığı sportif aktiviteyi çıkarmak istiyoruz. Bunları yaparken bizlerde öğreniyoruz antrenör olarak, çünkü toplumu birlikte paylaşıyoruz. Son olarak eklemek istediğim sporla engelleri aşalım, hiçbir engel spor yapmaya engel değildir demek istiyorum.”      

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir